Yazar: admin

Güncel Yazıları: admin

P90X-TR’nin Gururu Batuhan Firarda!

Bir zamanlar Acun, daha bugünkü Acun Ilıcalı olmadan yani, “Acun Firarda” programını yapardı!.. Whatsapp’tan sıkça yazıştığımız Batuhan da, yazın dil okulu için gittiği Los Angeles’tan dün Arnold ve diğerleri ile fotoğrafını gönderince, aklıma nedense “Batuhan Firarda” başlığı geldi :-) Fotoğraflardaki Batuhan’a baktığınızda 16 yaşında olduğuna inanabiliyor musunuz? Yalnız değilsiniz, Arnold Schwarzenegger de inanamadığını söylemiş zaten! Diğer fotoğraflarda ise Dwayne Jhonson’un Koçu, Calum Von Moger’in Koçu ve diğer California Venice Beach Gold’s Gym müdavimleri ile birlikte görüyorsunuz… Bu arada, dünyaca ünlü Gold’s Gym – Venice hakkında birkaç not… Vücut geliştirme dünyasının “Mekke”si kabul edilir ki, duvarında da dev gibi “The Mecca of Bodybuilding” yazar! Üyeleri ve müdavimleri arasında kimler yoktur ki… Sylvester Stallone, Nicolas Cage, Mel Gibson, Hulk Hogan, Jean-Claude Van Damme, Keanu Reeves, Dünya Ağırsiklet Boks Şampiyonu Evander Holyfield, Janet Jackson, Jodie Foster, Lou Ferrigno (ve Generation Iron filminde görebileceğiniz diğer hemen herkes), tabii ki baş müdavim...

Devamını Oku

P90X Hakında 8 Absürd Soru!

Üç yılı aşkın süredir yayın hayatında olan P90X-Türk’te, ilk bakışta “absürd” gelebilecek ama hiç de azımsanmayacak kadar sıklıkta karşılaşılan soruları sizler için derledik. İçlerinde eminiz sizin de bir dönem aklınızdan geçirmiş olduğunuz ya da belki geçireceğiniz sorular olacaktır. Ama sadece soruları derlemedik, cevaplarını da beraberinde verdik. Faydalı bulacağınıza eminiz. Buyrun… 1) “Önce & Sonra” fotoğraflarında hep kılların yok olduğunu görüyorum, P90X kılları mı döküyor? Tabii ki P90X’in tüy dökücü özelliği yoktur! Daha pek çok özelliği ve inanılmaz sonuçları olduğu doğru, ama “tüy dökücülüğü” bunlardan biri değil. Ayrıca, kıl ya da tüylerin kas gelişimi ile de uzaktan yakından bir ilgisi yoktur. Bu tamamen estetik bir konudur. P90X ile 90 günün sonucunda kazanılan, daha fit, yağ oranı azalmış, daha define bir vücut; genellikle bir kıl kütlesinin arkasında saklanılmak istenmez ve “Sonra” fotolarındaki fark da genellikle bundan kaynaklanmaktadır. Ancak tüyleri az bir vücudun daha “define” gözüktüğü doğrudur. 2) Yine...

Devamını Oku

Şehir Efsanesi: Ağırlık Çalışmak Boyu Kısaltır mı?

Ahhh… Bu soruyu, özellikle çok genç yaştakilerden ve de onların ailelerinden ne kadar sık duyduk… Ah Naim Süleymanoğlu, bunlar hep senin yüzünden! Naim Süleymanoğlu halter kaldırdığı için mi kısadır? Yoksa kısa olduğu için mi haltere elverişidir? Ağırlık çalışmaları konusunda maalesef insanları yanılgıya iten iddialardan biri de boy kısaltması “efsanesidir”. O zaman sıkı durun… Bu, bazıları için iyi haber, bazıları için ise kötü haber olacak! İnsanoğlunun boy uzunluğunun %80’ine yakını genetiktir. Geriye kalan %20’lik faktörlerin de çoğu beslenmeye bağlıdır. Yani basketbolu kariyer olarak seçmiş biri, basketbol oynadığı için uzamamıştır, uzun olduğu için basketbola yönelmiştir. Aynı şekilde bir halterci, halter kaldırdıkça kısalmaz, kısa olduğu için halterde avantajlıdır… Buna yine en iyi örnek, çok küçük yaşlardan beri ağırlık kaldırmanın “dibine vuran” ünlü bodybuilder’cılar olabilir. 7 kere Mr. Olympia olmuş Arnold Schwarzenegger 1,85 boyundadır. Aynı şekilde, ağırlık kaldırmaya 13 yaşında başlayan Lou Ferrigno’nun boyu da 1,93 cm’dir. Bugün, neredeyse...

Devamını Oku

P90X mi, Salon mu?

Aslında bu soru, tahmin ettiğinizden daha fazla karşımıza çıkmakta. Öncelikle hemen şunu belirtelim, bu yazı kesinlikle spor salonlarını kötülemeyecek; çünkü tercihiniz salon ya da ev fitness programı olsun, her ikisi de “sıfır” aktiviteden kesinlikle daha iyidir. Ama burada amaç ikisini de iyi yönleriyle kötü yönleriyle kıyaslamak olacak. Ve tekrar söyleyelim, genellikle salona gidenlerin P90X’e çamur atmalarının aksine (ki P90X’i kötüleyebilecek tek kişi, henüz onunla tanışmamış olandır!), biz burada salonu kötülemeyeceğiz. Evet, spor salonları ve gym’ler belki çok uzun yıllardır aramızda ama P90X çok daha yeni bir kavram. Ve öncelikle her ikisinin amaç, yöntem ve sonuçları bakımından birbirlerinden oldukça farklı olduklarının altını çizmek gerekir. Belki yüzyıldır çevremizde olan spor salonlarının “testestoron yüklü” durumundan ve eksi yönlerinden çok bahsetmeyeceğiz, başta da söylediğimiz gibi. Sadece P90X’in farklarını (ve artılarını) maddeler halinde belirtmek, faydalı olacaktır. – P90X sizi bir Arnold Schwarzenegger yapmayacaktır! Aslında tehlikeli steroidler olmadan salonlar da sizi...

Devamını Oku

Nereden… Nereye…

İngilizce’de “man-boobs” olarak geçer… Nasıl çevirsek ki? “Erkek-memişleri” gibi birşey… İsmi yüzünüzde bir anlık bir tebessüm oluşturabilir. Ama maalesef dalga geçilecek bir konu değil. Aksine çok ciddi. Ergenlik çağındaki bir genç erkeğe, intaharı düşündürecek kadar… Tabii ki çözümü ne intahar, ne de hemen bıçak altına yatmak… P90X’in yaratıcısı Beachbody firmasının, aylık düzenlediği “En İyi Vücut Transformasyonu” yarışmasının dereceye girenlerini daha önce de bu sayfalara taşımıştık. Şubat 2015’in 18-29 yaş kategorisi erkekler birincisi (ve bu değişimi ile 6.000 USD para ödülünün sahibi!) Timothy… Genel çoğunluğun aksine, Timothy’nin 1. gün fotoğrafında da yüzü gülüyormuş… Ama içi kan ağlıyor muydu, onu bilemeyiz. Toplam 11 aylık serüvenin sonunda giden sadece “erkek-memişleri” değil, – 72 kg, nefes darlığı, astım, allerjiler… vs. vs… Gelen ise, sadece özgüven, sosyallik, mutluluk vs. değil, adeta yeni bir “hayat” olmuş. Hepimize motivasyon olması dileğiyle…...

Devamını Oku

Metabolizma Efsanesini Çürütmek

“Benim metabolizmam yavaş” deyip, kilo veremediğini söyleyen çok insan var. Bu bir efsane, şimdi onu çürütelim! Metabolizmamız, bedenimizin enerji üretme hızıdır. Metabolizmanız ne kadar hızlıysa, bedeniniz de herşeyi o kadar hızlı yapar; beden ısınızı ayarlamaktan, tırnaklarınızı uzatmaya kadar… Ve bizim konumuz için (fitness) en önemlisi de, metabolizmanız ne kadar hızlıysa, fazla yağları da (kalçanızdan, bacaklarınızdan, göbeğinizden, her yerden…) o kadar hızlı yakarsınız. Metabolizmanızın şu andaki çalışma hızına “Bazal Metabolizma Hızı” denir ve bedeninizin gün içinde ne kadar kalori yakacağını belirleyen temel unsur budur. Kilo verme endüstrisinin (biliyorsunuz trilyon dolarlık dev bir endüstridir) en büyük efsanelerinden biri de işte budur; metabolizma efsanesi. Bu efsane bize şu yalanı söyler: Bazı insanlar, genetik olarak kendilerine geçmiş olan bazal metabolizma hızından dolayı kilo vermekte daha fazla zorlanırlar. Biraz da bu efsane sayesinde (yüzünden!), TV’de görüp aldığınız Ab Roller ya da göbeğinizi titreten yapışkanlı kelebek hiçbir işe yaramadığında (tabii ki yaramayacaktı!),...

Devamını Oku

Tatilde Egzersiz Sorunsalı!

Sizin nerede yaşadığınızı bilmiyorum ama ben çok uzun süredir bugün ilk kez, Samsung’umun aplikasyonunda, önümüzdeki 7 gün boyunca yağmur yağma ihtimalinin %1 ya da altında olduğunu gördüm! En sonunda yaz kendini hissettirdi ve bayramın da yaklaşması ile tatil planları yapanların sayısı oldukça arttı. Bu dönemde bize en çok sorulan soru: “P90X’imde herşey yolunda gidiyordu ama tatil geldi, şimdi ne olacak?”… Bu durumda birden fazla yaklaşım devreye girebilir, şimdi bunlara biraz değineceğiz… 1) Tatili P90X’in “Recovery Haftası”na denk getirme yöntemi: Şahsen benim sevdiğim yöntemdir. 13 haftalık sürecin 3 haftasında karşınıza çıkacak olan P90X’in “Recovery Haftası”, bir dinlenme haftasından çok (yan gelip yatma hiç değildir), bir toparlanma haftası niteliğindedir; ve programın başarısındaki kilitlerden biridir. Ama burada sizi en ilgilendiren kısmı, “Recovery Haftası”nda alet edevatın olmamasıdır. Yani tatile gittiğiniz yer memleket de olsa, 5 yıldızlı otel de olsa, yanınızda hiçbir ekipman olmadan, sadece zamanınızın küçük bir bölümünü (zaten iş-güç-okul...

Devamını Oku

Kai Greene Bile “Crane” Yapabiliyorsa…

Biliyorsunuz ki P90X ve genel olarak vücut transformasyonları hakkında sloganımız: O yapabiliyorsa, sen de yapabilirsin!  Aslında, şimdi sizinle paylaşacağımız böyle bir kare ile karşılacağımızı tahmin etmiyorduk. Bay Kai Greene… Vücut geliştirme dünyasının “Everest”i sayılan Mr. Olympia yarışmasında, son 3 yılın ikincisi (pek çoklarına göre de hakkı yenen birincisi!)… Yarışma dönemi 118-124 kg, sezon-dışı 136-140 kilolarda… Kai Greene’in kalbur üstü bir vücut geliştirmecinin yanında nasıl durduğunu daha iyi bir perspektiften anlayabilmek için aşağıdaki fotoya bakabilirsiniz! İşte bu seviyedeki vücut geliştirmecilerin, genellikle esneklik ve denge konusunda sınıfta kaldıkları varsayılır. Ama bu Kai Greene, P90X’in de Yoga’sının en zor hareketi kabul edilen “Crane – Kepçe” hareketini yaparak, bizleri de biraz şaşırttı :-) O zaman, sloganımızı tekrarlayalım… O yapabiliyorsa, sen de yapabilirsin! Not: Şimdi mutlaka, bu fizik hakkında “estetik – estetik değil” tartışması çıkacaktır. Sadece konumuzun bu olmadığını hatırlatalım. Kai Greene, “nevi şahsına münhasır”, kendi kategorisinde apayrı bir “yaratık”...

Devamını Oku

Vücut Yağ Oranları Hakkında…

Bu sitede, tek amacı kilo vermek olanlar da var, tek amacı kilo almak (kas kütlesi ile) olanlar da… Ama eğer herkesin tek bir ortak noktası var ise, o da muhtemelen “yağ denen illetten” kurtulmaktır! Aslında “kurtulmak” dediysek, tabii ki tamamiyle kurtulmak değil (ki ölürüz – iç organlarımız için yağ da gerekli) ama vücut yağ oranını düşürmek kastedilir. Peki nedir Vücut Yağ Oranı? Vücut yağı oranı en basit açıklamasıyla, vücudunuzdaki toplam yağ miktarının vücudunuzdaki diğer her şeyle (organlar, kaslar, kemikler, tendonlar, su, vb.) kıyaslanmasıdır. Anatomik olarak erkeklerle kadınlar farklı oranlarda yağa sahiptir. Süper sıkı vücutlu bir erkek en az %3-4, kadın ise %8-9 yağa sahip olabilir. Erkek atletler %10’luk yağ oranıyla çok güzel bir vücuda sahip olurken aynı güzellikteki bir bayanda bu oran %18-20’lere çıkmaktadır. Genel olarak kabul edilen erkek ve kadındaki yağ oranlarının tablosu:                        ...

Devamını Oku

Asla Yaşlanmayan Hatunlar!

Bir iki gün önce bir filme denk geldim; Horrible Bosses – Patrondan Kurtulma Sanatı… Ağır değil, keyifli, kolay izlenir bir komedi. Çok tutmuş, ikincisi çekilmiş… Hemen üstüne onu da izledim :-) Geleceğim konu… Filmde Jennifer Aniston, seksi mi seksi, vamp mı vamp, ateşli bir diş hekimini canlandırıyor. Jennifer Aniston’un 1969 doğumlu (46 yaşında) olduğunu bilen biri olarak, filmdeki fiziğini görünce ağzım açık kaldı! Neyse ki sadece benim değil, tüm Hollywood’un ağzı açık kalmış olacak ki, aldığı yorumlar da bunu gösteriyor. (Benzer bir durumu “Sex Tape” filmindeki Cameron Diaz için de söyleyebiliriz, o da teenager sayılmaz hani…) Peki nasıl oluyor da, bazı kadınlar sanki hiç yaşlanmıyor?! Sizin için biraz araştırdım… – Jennifer Aniston: 46 yaşında. Vejeteryan (vegetarianstar.com’a göre), sebze ağırlıklı besleniyor. Her gün 2 saat Yoga yapıyor, 20 dakika koşuyor. Haftada bir oksijen terapisine gidiyor. Bol su içmenin de formunu korumasına yardımcı olduğunu söylüyor… – Julia...

Devamını Oku

Kişisel Ataleti (Adalet değil :-) Yenmek

Bugünün Blog yazısı başlığını, çok sevdiğim hocam, bence Türkiye’nin 1 numaralı kişisel gelişim uzmanı Mümin Sekman’ın “Kişisel Ataleti Yenmek – Tembellikle Mücadele” kitabından koydum. “Atalet” kelimesini ilginç buluyorum. Kelime karşılığını “Tembellik” olarak da özetleyebiliriz. Üzerimizdeki pasifliği, miskinliği, durağanlığı, erteleme eğilimlerini çok iyi anlatan bir kavram. Herkesin her an “atalet”e yenik düşmesi sanki günümüzde çok daha kolay. Özellikle şehir ve iş hayatında kurduğumuz düzen, neredeyse hergün otomatik tekrarlarla devam ediyor ve değişmiyor. Aşağıdaki şu sıralamaları takip ederek siz de atalet hastalığına yakalanıp yakalanmadığınızı bulabilirsiniz: – Fit olmak sizin için önemli – Fit görünmek için egzersiz yapmanız gerektiğini biliyorsunuz – Neden fit olmanız gerektiğini biliyorsunuz – İsterseniz fit olabileceğinizi de biliyorsunuz – Fit olmamakla neler kaybettiğinizi biliyorsunuz – Fit görünmeyi istiyorsunuz – Fit görünmek için bir yerlerden başlamak gerektiğini, her geçen gün zaman kaybettiğinizi, bir başlarsanız bu işi başarabileceğinizi de biliyorsunuz – Her şeyden önemlisi bu siteyi...

Devamını Oku

Stres… Koşuşturmaca… Ve Bir Hikaye…

Bir bankacı, yıllık tatili için seçtiği Nikaragua’nın küçük bir köyünde, güneşin batışını seyretmektedir. Bir balıkçının, teknesiyle sahile yanaştığını görür. Teknede birkaç büyük tuna balığı vardır. Tuttuğu kocaman balıklardan hayli etkilenen bankacı, balıkçıyı övgülere boğar ve sorar; “Bunları tutmak ne kadar zamanınızı aldı?” “Çok az bir zaman” der balıkçı. Bankacı, neden daha fazla zaman harcayıp, daha çok balık tutmadığını sorar hemen. “Bu tuttuklarım ailemi doyurmaya ve arkadaşlarımla paylaşmaya yeter de artar bile!” der balıkçı. “Peki…” der bankacı, “geri kalan zamanında ne yaparsın?” “Geç saate kadar uyurum, biraz balık tutarım, çocuklarımla oynarım, karımla siesta yapar, akşama doğru köye iner biraz şarap içip arkadaşlarımla gitar çalarım. Çok meşgul bir adamım ben senyor! Hayatım doludur.” Bankacı güler. “Ben bir Harvard mezunuyum ve sana yardım edebilirim. Eğer balık tutmaya daha fazla zaman ayırırsan, daha büyük bir tekne alırsın. O büyük tekneden elde edeceğin gelirle, birkaç tekne daha alırsın. Bir süre...

Devamını Oku

Bugün Dünya Yoga Günü

21 Haziran, geçen Aralık’ta Hindistan Başbakanı’nın teklifi ve Birleşmiş Millet’in kararıyla, Uluslararası Yoga Günü olarak ilan edilmişti ve bugün dünyada ilk kez kutlanıyor. Dünyada 5 bin yıldır beden ve zihin sağlığı için uygulanmakta olan Yoga, bugün tutkunları tarafından daha bir özel şekilde anılacak. Hatta, Yoga’nın doğuş yeri kabul edilen Hindistan’ın Rajasthan eyaletinde, 50 bin kişinin aynı anda Yoga yapması planlanıyor. Bizler için ise, bu en az 5 bin yıllık geleneğin, P90X programımızın da parçası olmasının bir sebebi var. Yoga’nın faydaları saymakla bitmez derler ama hadi biz sadece 5 tanesini sayalım… 5… Daha Dik Bir Duruş! P90X’in genel olarak zaten ergenlik çağındaki birinin boy uzamasına pozitif etkisinin olacağı bir gerçek ama özellikle Yoga, diyelim 40 yaşında birinin boyunu uzatır mı? Eğer boy uzunluğundan kastınız, yer ile duruş pozisyonunuzda başınızın en yüksek noktası arasındaki mesafe ise, evet uzatır! Yoga, “posture” dediğimiz vücut duruş pozisyonunuzu düzeltecek, farkında olmadan kambur durmanızı...

Devamını Oku

Ve Ramazan’da P90X…

Ve işte bir süredir sorulan ve beklenen konu başlığı… Herkesin bildiği gibi P90X, 90 günlük bir maraton ve 18 Haziran günü başlayacak olan Ramazan ayı, pek çok kişinin takviminde olacak. Evet, önümüzdeki Ramazan ayı yine sıcak ve uzun yaz aylarına denk gelecek (21 Haziran – en uzun gündüz de dahil)… Ama hayır, Ramazan süresince P90X’e ara vermeniz gerekmiyor. Aksine, dikkat edeceğiniz birkaç küçük püf noktasıyla, hem iftar sonrası ani yükselen kan şekerinin negatif etkilerini azaltabilir, hem de yavaşlayan metabolizmanızın yine gün boyunca hızlı kalmasını sağlayabilirsiniz. Uzmanlar, Ramazan döneminde metabolizmanın yavaşlama eğiliminde olduğunu göz önünde bulundurarak, mevcut günlük aktivitenizi azaltmamanız üzerinde birleşiyorlar. Ancak tabii ki P90X gibi “ekstrem” sayılabilecek bir egzersiz programında bazı özel noktalara dikkat etmek, hem sağlığınız hem de sonuçlarınız açısından önemli olacaktır. İşte Ramazan ayı boyunca özellikle dikkat edebileceğiniz püf noktaları: – P90X egzersizinizi iftardan ortalama 1,5 – 2 saat sonraya denk getirmeniz,...

Devamını Oku

Değer mi? Değer!

P90X-Türkiye’nin değerli paylaşımcılarından Gökhan, dün Whatsapp’tan bana 2 adet foto gönderdi… Aslında konuştuğumuz konular çerçevesinde birbirleriyle (direkt) bir ilgileri yoktu. Amma velakin, bana bugünün yazısı için ciddi bir ilham kaynağı vermiş oldu :-) Yazının da başlığında biraz kendimiz sorup kendimiz cevaplamış olduk ama, sizin de görüşlerinizi merak etmekteyiz. Görünen o ki, tüm o P90X’ler sırasındaki onca barfiks, meyvesini vermiş… Sadece sırtı “Öncesi & Sonrası” olarak kıyaslamak yönünden, öncesine ait kıyaslayabileceğimiz bir sırt fotoğrafı yok sanırım. Ki genellikle “öncesi”nde kimse durduk yere, “hanım, şu benim sırtımın bi fotosunu çekiversene” demez :-) Ama önden çekilen “öncesi” fotosundan, sanırız arkasını da az çok canlandırabiliriz. Gönderilen diğer kare ise, nasır tutmuş avuç içleriydi… Tabii ki böyle bir zorunluluğunuz yok; barı daha doğru tutarak, eldiven kullanarak vs. narin ellerinizi koruyabilirsiniz. Ama bu fotoğraf karesini gönderirken benim tahminim, “tüh ellerim de nasır tuttu”dan ziyade, “gururu duyuyorum”du! Ben öyle sezdim :-) O zaman...

Devamını Oku