Aylık Arşivler: Haziran 2017

Bayram Bitti, Bahaneler de… Şimdi Değilse Ne Zaman?

Ne demişler… “İki bayram arası spora başlanmazmış!” Yok böyle bir söz tabii ki, ama bahaneler de çok. İşte o bahanelerden biri de, “uzun süredir aklımda ama şu bayram bir geçsin öyle başlarım” idi. Ama artık bu bahaneniz de kalmadı, iyi mi?! Evet yalan yok, özellikle böyle uzun bayram tatilleri, aslında biraz “akıl çelici” olabilmekte. Çıkılan bir seyahat ya da durmaksızın gelen çatkapı misafirler, egzersiz temponuzu bölebilir; her gidilen misafirlikte ayıp olmasın diye yenmek zorunda kalınan ikramlar, diyetinizi (ki biz “diyet” değil, “sağlıklı beslenme” terimini kullanırız) bozabilir! Ama bazen yeniden başlamak ve “zıplamak” için yere vurmak gerekir. Belki bu yılın ilk plaj günlerini yaşadınız, aynaya baktığınızda fiziğinizden hiç memnun kalmadınız. Üstelik, bu sene oldukça geç de olsa, sonunda yazın gelmesi ile kıyafetlerin altına saklanabilme şansınız da kalmayacak! Zaten şurası kesin ki “fiziğinizi değiştirmek” öyle yumurta kapıya dayanınca yapılabilecek birşey, bir makyaj değil! Şimdi birşeyler yapmaya başlanacak ki, ileride...

Devamını Oku

P90X ile Yoga Bir Başka

Bir çoğunuz P90X serisinde Yoga’dan nefret ediyorsunuz. Eğer bedeniniz birazcık esnek bir yapıya sahip değilse ve daha önce tekvando, jimnastik veya bale gibi gücünüzü bedeninizden aldığınız sporlar yapmadıysanız bu çok normal. Ama bu, Yoga yapamayacağınız anlamını da taşımaz. Ben oldukça zevk alıyorum Yoga yapmaktan, fakat 90 dakikalık süre özellikle bazı günlerde oldukça uzun geliyor. Bu istisnai günlerde kendi çapımda ne yapabilirim acaba diye bir arayışa girdim. Süreyi kısaltmak veya birazcık farklı hareketler öğrenmek adına piyasadan 2 adet Yoga DVD’si aldım; MTV Power Yoga ve Yoga İle İncel. Geçen hafta Yoga günümde ilk önce MTV Power Yoga Dvd’sini Dvd Player’a yerleştirdim ve play tuşuna bastım. Bu Dvd için piyasada oldukça olumlu yorumlar yapılıyordu ama benim için bir hüsran oldu. İlk 15 dakikadan bende “afakanlar sarmasından” sonra ben de ileri sardım ve bana hiç mi hiç hitap etmediğine karar vererek yarısında bıraktım. Yoga İle İncel Dvd’sine geldi sıra… Dvd’yi...

Devamını Oku

İnanılmaz P90X…

Bu program için ‘acaba’ diye düşünenler, yapamam diyenler, başlamak isteyip de karar veremeyenler… Mucize diyete mi başlasam, zayıflama hapı, zayıflama çayı mı kullansam, doktora mı gitsem, midemi mi küçülttürsem vs. vs. diye düşünenler… lütfen iyi okuyunuz. Ben yapabiliyorsam herkes yapabilir inanın. 30. günüm bitti. 44 yaşında ve çok kiloluyum. Egzersizlerin çoğunu tamamlayamadan bitiyorum. Bazı hareketleri ya hiç yapamıyorum ya da eksik yapabiliyorum. Biraz daha uzun molalar alıyorum ve yapabildiğim kadarını yapıyorum. 30 günde yaşadığım değişimi ve sonuçlarını önce ve şimdi olarak, kısaca sizlerle paylaşmak istiyorum. Burada, şu kadar zayıfladım, kaslarım çıktı, yağ oranım şu kadar azaldı, kilom şöyle düştü gibi konulardan bahsetmeyeceğim. Bunlar zaten zamanla olacaktır, inanıyorum. Benim gibi birisi için bence ilk aşamada daha önemli şeyler var… 30 gün sonuçlarım; Önce: Stres, depresyon… Şimdi: Zihinsel dinginlik, mutluluk hissi… Önce:Uyku problemleri… Şimdi: Saat 23:00’ı göremeden uyunan deliksiz uykular. Önce: Diz-omuz-bel-boyunda dayanılmaz ağrılar… Şimdi: Hiçbiri kalmadı, inanamıyorum....

Devamını Oku

Negatif Kalori Gerçeği (Efsanesi)!

Öncelikle daha önce duymamış olanlar için “Negatif Kalorili Yiyecek” kavramı nedir, onu açıklayalım. “Negatif Kalorili Yiyecekler” teorisine göre, bazı besinlerin vücutta sindirilirken harcadığı (enzim salgılama, midenin kasılması, barsaklardan emilim gibi vücut fonksiyonlarıyla) kalori miktarının, o besinin kendi kalori miktarından daha yüksek olma durumudur. Yani örneğin, 60 kalorilik bir acı biberi yedikten sonra vücut bu acı biberi sindirmek için şayet 65 kalori harcıyorsa, burada bir negatif kalori durumu söz konusu olurdu. Kulağa oldukça hoş geliyor değil mi?! Ama maalesef bu teorinin bilimsel bir dayanağı yok. Aksine, hemen her yiyeceğin enerji miktarının aşağı yukarı sadece %10’luk bir kısmının sindirim için harcandığı biliniyor. Dolayısıyla, bazı moda diyetlerde söylendiği gibi, şimdi aşağıda sayacağımız örnek besinlerin, istenildiği kadar sınırsız tüketilebileceği doğru değil. Ama yine de “negatif kalorili” olmasa da bu yiyeceklerin “düşük kalorili” oldukları bir gerçek ve günlük beslenmenizde uygun ölçülerde yer vermenizde hiçbir sakınca yok. Öte yandan “teknik olarak”...

Devamını Oku

Kendinize Yapabilecekleriniz… 2. Bölüm!

Ve serinin ikinci bölümü… Bir önceki yazımda ABD’li Fitness Antrenörü Drew Manning‘in, vücudumuzun beslenme ve egzersiz alışkanlıklarımıza iyi ya da kötü nasıl (çabuk) yanıt verdiğini göstermek için yaptığı bilimsel deney niteliğindeki çalışmaya yer vermiştik. Şimdi ise, sıfır fiziksel aktivite ve kötü beslenme ile 6 ayda adeta mahvettiği vücudunu, yine sadece 6 ayda nasıl eski haline getirdiğine tanık olacağız. Serinin ilk bölümü benim, ve gördüğüm kadarıyla yorum bırakan hemen herkesin, içini nasıl cız ettirdiyse, ikinci bölümü de en az onun kadar mutlu etti ve herkesin istediği zaman istediği sonuçları alabileceği yolunda umutlandırdı. Bu Blog’ta 5 yıl kadar önce, belki de daha ilk yazılarımın birinde, “insan vücudu mükemmel bir makinadır, siz ona ne verirseniz o da size onu geri verir” dediğimi hatırlıyorum. Sanırım tam da bu söylediğim, görsel olarak daha iyi kanıtlanamazdı. Genel olarak fiziğinizden memnun değil ya da daha önemlisi bu sebeple geleceğinizdeki sağlığınızdan endişeli misiniz?...

Devamını Oku

Kendinize Yapabilecekleriniz… Farklı bir açı!

Bu sitede daha önce pek çok “Önce & Sonra” fotoğrafları yayınladık. Format gereği, genellikle “Önce” fotoğrafı solda, “Sonra” fotoğrafı ise onun sağında olur. Ama yanda gördüğünüz fotoğrafta bir terslik yok. Açıklayalım. Bir Fitness Antrenörü, 6 ayda sıfır fiziksel aktivite ve elinden geldiğince zararlı yiyecekler tüketerek vücudunu (ve sağlığını) ne hale getirebileceğini göstermek istedi. Bu adam deli mi diyebilirsiniz! En azından ben de ilk gördüğümde ve Amazon.com’dan şu anda okumakta olduğum Fit2Fat2Fit kitabını ($25,99 ama her kuruşuna değer) almadan önce aynı şeyi söylemiştim. Ama şimdi bunun oldukça cesur, doğru ya da yanlış beslenmenin ve sportif aktivitenin vücudumuz üzerindeki etkisini çok açık bir şekilde gözler önüne seren, adeta bilimsel deney niteliğinde bir çalışma olduğunu düşünüyorum. Bu arada, “tamam iyi ama, bu uğurda güzelim vücudunu mahvetmiş, bir daha toparlayamaz” diyecek olanlara da bir sürprizimiz var; onu da yarınki yazıya, serinin devamına saklayalım. İsterseniz sözü daha fazla uzatmadan bu...

Devamını Oku

1 Haziran… Yaz Sonunda Geldi!

Bu sene havalar kötü gidiyor, soğuk, yağmur, çamur derken… ne olursa olsun işte sonunda Haziran geldi… Yaz mevsiminin resmi başlangıcı! Kışın ortasında, yaz için fit olma planları yapanların sanki hiç gelmeyecek zannettiği yaz, geldi işte :) Kendinizi henüz ideal fiziğinizde görmüyorsanız ama ideal fiziğinize ulaşmayı ve artık orada kalmayı gerçekten diliyorsanız, şimdi bunu gerçekleştirmeye başlamanın tam zamanı. P90X Programı, bugün hala dünyanın bilinen EN İYİ, EN ETKİLİ ve EN HIZLI SONUÇ VEREN vücut transformasyon programı. Bu sayfalarda, Youtube videolarında, sosyal medyada, belki yakın çevrenizde, okulunuzdaki, iş yerinizdeki arkadaşlarınızda, inanılmaz sonuçlarını gördünüz… Ve Ana Sayfa’daki o küçük banner’in size her gün hatırlattığı gibi, P90X’e şimdi başlarsanız Ağustos sonunda hayatınızın en iyi ve fit fiziğine sahip olacaksınız. Hiç bir başarı “ter atmadan” gelmez ve burada bolca (booolcaaa…) ter atacağınızdan emin olabilirsiniz. Ama sonunda bu yaz, belki ömrünüzün sonuna kadar unutamayacağınız ve hayatınızın akışını değiştirdiğiniz yaz olacak. P90X için...

Devamını Oku