Before & After & Daha After

Selam sevgili dombili arkadaşlarım :))

Bir zamanlar oldukça aktif olduğum bu siteyi, sessiz ve uzaktan takip ediyorum. P90X bitti, siteyle bağları kopardık. Yani bir nevi öküz öldü, ortaklık bitti mevzusu :)  İçimden geldi yazayım istedim bugün. Değişik bir durumdan bahsetmek istiyorum sizlere.

Before & After…

Hepiniz bu kalıba aşinasınız. Zaten pek çoğunuz bu başlığı taşıyan video ve fotoğrafların büyüsüyle bu mecrayı buldunuz. Tıpkı benim gibi. 150 kiloluk şilep gibi poposu olan hanımlar beyler, bir yolunu bulup deyim yerindeyse “taş gibi” vücutlara kavuşmuşlardı. Bunların bir kısmı prodüksiyon olsa da, gerçek canlı kanlılarını bu sitede gördünüz.

Her “before & after” başlı başına bir hikaye. Acının, göz yaşının, azmin, umutsuzluğun, bazen yılmanın ve en nihayetinde vazgeçmeyip, her düşüşte tekrar ayağa kalkmanın hikayesi. Ter kokulu ve tuzlu… Başka hiçbir türlü elde edilemeyecek bir hazzın hikayesi.

İşin buraya kadar olan kısmı oldukça güzel. Güzel olmayan bir kısmı var ki, after’in  ötesinde ki başka bir after. Bu after çok yaman bir after. Yağ tulumu biri olarak devam ettiğiniz hayatınızda değişiklik yapmaya karar verip, en çetin şartları zorlayarak ortaya güzel bir after fotosu çıkartıp, tamam oldu bu iş deyip salarsanız, bahsettiğim öbür afteri görüyorsunuz.

Gitti tüm emekler… O 3 aylık işkenceden sonra kavuştuğunuz belki de hayatınızın en fit vücudu, sizi tekrar aynalarla barıştıran o vücut, istediğinizi alıp giymenize müsait hale gelen o vücut, tekrar bir yağ tulumuna dönüşüveriyor dikkat etmezseniz. Hem de sessiz sedasız. Ne olup bittiğini anlamadan… After’ın hazzı ne kadar tatmin ediciyse, bu After’ın After’ı da o derece yıkıcı. Tırnaklarınızla kazıyarak geldiğiniz noktadan, serbest düşüşe geçip, sanki onca çileyi, acıyı çeken siz değilmişsiniz gibi ihanet ediyor vücudunuz.

Kendi inşa ettiğiniz binanın altında kalıveriyorsunuz. Sonrası boran tufan. Kendinize olan saygınızı kaybedebilirsiniz, pisikolojiniz bozulabilir hatta depresyona bile girebilirsiniz. Tekrar eden bir kısır döngüye hoş geldiniz. Bir kere yaptım, tekrar yapabilirim diye düşünebilirsiniz ama şunu unutmayın, her tekrar edişinizde metabolizmanız deyim yerindeyse “yalama” oluyor.

Kısaca diyorum ki, “tekrar yaparım nasıl olsa” demek yerine yaptığınıza sahip çıkın, hatta devam ettirin. Böylesi daha acısız olacaktır…

23 Nisan benim doğum günüm. Hazır bir kaç gündür sigarayı da bırakmışken, tekrar başlamak için güzel bir gün diyorum. “Before & After”dan sonra “daha After” durumundayım şu an. Utanç verici bir durum bu. Harekete geçmek istiyorum tekrar ama motor soğuk :))

2 Yorum

  1. Yorumlarınızınher kelimesine katılıyorum. Benim öyle bir sorunum olmamasına rağmen, Şu an 74 kg beforda 84 kg gibi kabul edilebilir bir kilom olmasına rağmen, ben de before foto çekmemeyi çok düşündüm aynen sizin dedipiniz gibi nasıl olsa yaptım bi daha yaparım moduna girmemek için hep her zaman Şu anki vucudumla doğmuş gibi hissetmek için. Tüm köprüleri bağlantıları yakmak istedim ama yapamadım insanın egosu izin vermiyor. Neyse fazla uzamasın önce sonra fotoğrafı konusu tartışılmalı.

    Cevapla
  2. Erkan Hocam, öncelikle nice yıllara, doğum gününüz şimdiden kutlu olsun.

    Sizin için bu durumda 23 Nisan’dan daha güzel bir gün olamaz yeniden başlamak için. Doğum günü, Cumartesi’ye denk geliyor, sigara illetini de bırakmışsınız…

    Yazdıklarınıza katılıyorum. Bu program(lar)ın sonuç verdiği aşikar, onu artık tartışan kaldı mı bilmiyorum. Ama bir kere yaptık mı, gelsin-gitsin zararlı yiyecekler, sonuçlar sonsuza kadar baki kalsın… öyle bir dünya yok!

    Ama programa “nankör” de diyemeyiz, nankör olan biziz bence (yani siz! :-) Çünkü benim defalarca şahit olduğum; yapması 90 gün sürüyor, bozması 1 yıl, sonra isterseniz yeniden yapması yine bi 90 gün(cük).

    Siz ilk iki hakkınızı savmışsınız, sıra üçüncüde, yani yeniden yapmakta. Dediğim gibi, 23 Nisan’dan daha güzel bir zamanlama düşünemiyorum. Hayırlı olsun diyelim…

    Cevapla

Yorum Paylaşınızcemil için bir cevap yazın