Sizi bilmiyorum ama son zamanlarda sıkça karşıma çıkan Limonata, Mandalinata, Narata… vs. reklamları ve cıngılları beni biraz uyuz etmekte. Zaten reklamın diğer bir nakaratı da “göbeği ata ata…”. Yani bu şeker deposunu tükettikten sonra atacak bol bol göbeğiniz olacağına şüpheniz olmasın der gibiler. Bir de reklamın en sonunda duyulan bir hanımefendinin şuh “ev yapımı tadında” sesi. Peki neden ev yapımı “tadında“yı bırakıp, gerçek ev yapımını denemiyorsunuz? Tamam, evde “kola” yapın demiyoruz ama limonata zaten bir evde yapılabilecek belki de en kolay içecektir ve bari onda Strik Asitler, Sodyum Sitratlar, Sakkaroz Glikoz Şurupları vs. katkı maddeleri tüketmenize gerek yok. Limon, buz gibi bir su, damak tadınıza göre şeker (şeker oranınızı giderek azaltarak damak tadınızı adapte edebileceğinizi unutmayın), isterseniz nane yaprakları, limon kabuğu rendeleri, buz… bu kadar basit! Ve tadının hazır alacağınız herhangi bir limonatadan çok daha güzel olacağına da emin olabilirsiniz. Özetle, vücudunuzu ne kadar yapay-işlenmiş...
“Ev Yapımı Tadında” Değil… Ev Yapımı!
