Uyguladığım Bir Motivasyon Yöntemi!

Bugün size, ara sıra uyguladığım enterasan bir motivasyon, daha doğrusu “devamlılık” yönteminden bahsedeceğim… Baştan söyleyeyim, belki bu herkes için olmayabilir ama aynı bende olduğu gibi faydasını görenler mutlaka olacaktır.

Ama ilk önce… Uzun ya da kısa süre bile olsa, P90X’i bir şekilde uygulamış olanlar şunu çok iyi bilecektir ki, P90X Programı’nın zorluğu “fiziksel” zorluğundan değil, daha çok “mental” zorluğundan geçer; en önemlisi de “devamlılık” sağlamaktan. Eminim bir allahın kulu yoktur ki, P90X’i deneyip “işe yaramayacağını hissettiğinden” bıraksın! Evet, 2 + 2’nin 4 ettiği ne kadar kesin ise, 90 günün sonunda P90X’in de sizi hayatınızın en iyi şekline kavuşturacağı da bir o kadar kesin. Ama tüm bunlara rağmen, P90X’i yarım bırakanlar, daha doğrusu yarım bırakmaz zorunda kalanlar, neden buna maruz kalırlar? Haaa… “Devamlılık” faktöründen. İşte o devamlılığı sağlamaktır asıl zor olan. Bir bayram tatilinin, bir iş seyahatinin, zamansız gelen bir misafirin, atlanılan bir günün ikiye, ikinin dörde, dördün sonsuza dönmesi ve havlu atmak ansızın gelir. O tehlike hep vardır! Zaten o tehlikeleri başarıyla savuşturanlar ve o devamlılığı bir şekilde sağlayanlar, finish çizgisine ulaşırlar ve o noktaya ulaşıp da müteşekkir olmayan, ben henüz görmedim.

Özetle konumuz “devamlılık” ve araya girecek o sinsi “atlanılan günü” mümkün olduğunca araya sokmamak. Başta da söylediğim gibi, ben bunun için ara sıra kullandığım garip(!) bir yöntemden bahsedeceğim şimdi.

İşim ve pozisyonum dolayısıyla, belki sizler gibi amatör (ki bunu çok özenerek söylüyorum, yanlış anlamayın) ruhla P90X yapma şansım olmasa da, formda kalmak adına, kendime göre bir P90X programım var tabii ki. Ve bugün günlerden 1 no’lu DVD – Göğüs & Sırt günüydü! Tam da adamı gelmiş değil mi?! Tartışmasız (tabii ki tartışılabilir ama benim için) en zorlu P90X egzersizi! Gerçekten kondisyonunuz ne olursa olsun, tam olarak yarısında piliniz bitiyor; hatta Tony Amca da “normal egzersizler burada biter ama bizimki değil!” diyerek bunu teyid ediyor…

Neyse… Daha bu sabah uyandığım andan itibaren biliyordum ki, bugün “Göğüs & Sırt” için hiç de uygun bir olmayacaktı. Kolon kanserini yenmekte olan babam, hayatında ilk kez Kemoterapi’ye giriyordu ve ben de tabii ki hayırlı evlat olarak neredeyse tüm gün hastanede onun yanında olacaktım (bu arada iyi dilekleriniz için teşekkürler, durumu çok iyi). Peki, başta bahsettiğim o sinsi “egzersiz yapmadan atlanılan gün”ü araya sokmamak için ne taktiği kullandım (ve başardım)?

Şimdi… beni tanıyanlar bilir, hiç mi hiç “supplement manyağı” değilimdir. Kendim, çok minimal seviyede kullanır, çevreme de minimal seviyede öneririm. Amma… zamanında almış olduğum bir multivitamin var; AnimalPak! Mutlaka aranızda tanıyanlarınız, bilenleriniz vardır. Hala, özellikle sporcular için, dünyadaki en iyi 2 multivitamin takviyesi arasında gösterilir (diğeri de Optimum Nutrition’un Opti-Men ya da Opti-Women’ıdır bu arada). İşte bu AnimalPak’e, gerçekten de hayvani bir paket denilebilir. Bir paketinin içinden tam 11 ayrı vitamin hapı çıkar ve hepsini bir kova su ile ardı ardına yutarsınız. Bu 11 haptan bazıları “At-Hapı” (horsepill) olarak geçer ki, büyüklüğünden dolayı, bir at bile zor yutar yani.

Neyse… efendim benim taktiğim şu: O gün, egzersizini kaçıracağınızı hissettiğiniz günün sabahı, kahvaltınızdan sonra bu multivitamini içiyorsunuz. Bu arada tüm vitaminleri sabahları aç değil tok karnına içmenizin daha uygun olduğunu satır arasında hatırlatalım. Bunun sebebi tüm vitaminler suda çözülmez, bazıları da yağda çözülür. Yani mutlaka az-çok biraz yağ içerecek olan kahvaltınızın üzerine alınması her zaman daha uygun; aksi takdirde aç karnına alınan vitaminlerin kusmaya da yol açabileceği tecrübelerle sabittir.

İşte alınan bu “sağlam” multivitaminden sonra, inanın aklınızdaki tek düşünce “bunun üzerine mutlaka egzersiz yapmalı… boşu boşuna bu kadar vitamin alınmaz… oturmak ya da email yazmak için bu kadar hapı yutmadın… kalk da şu egzersizini yap, nereye gidecekse gitsin şu vitaminler…” oluyor. Veee… işe yaradı mı? Yaradı! Bu satırları, hiç mi hiç yapamayacağımı hissettiğim bir günde, hiç de alışık olmadığım geç bir saatte, zorlu mu zorlu Chest & Back’imi başarıyla bitirmiş biri olarak yazıyorum…

Uzuuun lafın kısası… başta bahsettiğimiz “o sinsi günü” araya sokmamak adına, bu yöntemi deneyebilirsiniz. Eğer kullandığınız mevcut bir supplement var ise; multivitamin, protein tozu ya da pre-workout, yersiz olduğunu hissetseniz de alın tüketin. Belki bu bile, size o günün egzersizini zorla yaptırmaya yetecektir. Tıpkı bugün bende olduğu gibi.

Not: Bu yazıda hiçbir (gizli ya da açık) supplement reklamı yoktur! Hatta biraz kötüleyeyim :-) Bahsettiğim AnimalPak’ı düzenli kullanmıyorum (böyle saçma-sapan bir plasebo motivasyonu için kullanıyorum), hatta bitsin diye gözünün içine bakıyorum. Ve bir daha satın almayı düşünmüyorum; düzeltiyorum en azından Türkiye’den sipariş vermeyi düşünmüyorum. Belki paranoya da olabilir ama, sanki merdiven-altı üretimiymiş gibime geliyor! Paketimin içindeki vitamin haplarının bazıları sanki suda kalmış gibi, üzerlerinde benek benek su lekeleri var. Hatta bir tanesi hep daha paketi açarken ikiye kırılıyor, ufalanıyor. Eğer bu yazıyı okuyup, sizin de AnimalPak tecrübeleriniz varsa, yorumlar kısmında duymak isteriz :-)

8 Yorum

  1. UgurDUZLA

    Adı bile enerji vermeye yetiyor

    Cevapla
  2. oo:D:D hocam şeyi atlamışınız onu açar açmaz animalpakı direk etrafa yayılan pis kokuyu :D asla o koku gitmior ne zaman açsanız geliyor dışardan biri görse yanlış anlar olum 11 hap ne lan hapı mı başlıon gibi sokak ağzıyla cevaplara maruz kalabilirsiniz bende kullandım idrar olayınada katılıorm ki güzel etkileride oluor ama arkadaş okadar hap bılmıorum hala 4 5 paket duruor kullanmıorumda 1 yıl oldu nerdese benımde sole motivasyonum oluordu yenı ayakkabı alıordum woow spor 10 gun nasıl gecıor anlamıorm yenı 1 ekıpmanla da aynı sekılde
    supplement apayrı motive edior hiç unutmam creatine pree workout ondn oncede whey almısım bulk calısıorum tak dayım aradı samsuna gelmiş haydeee :D:D hatta sizi aramıştım metrolamı gitsem koşarakmı enerjiyi yüklemişim cafeinide almışım tırt dayımla çay bahçesinde oturmaca :D bu aralar tekrar bır motivasyon ıhtıyacı duyuyorum guzel bır blog yazısı olmus :D

    Cevapla
    • Bu yazıya senden yorum geleceğine adım gibi emindim İbrahim :-) Çünkü zamanında AnimalPak’tan konuştuğumuzu hatırlıyorum.

      Ben de aynı şekilde, zaten düzenli kullanmıyorum; yazıda da söylediğim gibi “bitse de kurtulsak” diyorum :-)

      Ama bahsettiğim şekilde, abuk bir yönden bana egzersizi yaptırıyor. Sırf “bu kadar vitamin aldık, illa bişey yapayım da boşa gitmesin” düşüncesiyle :-) Chest & Back’in canını okudum. Heavy Pants ve Lawnmower hareketlerinde 50 lbs’ye çıktım ki, evde daha fazla ağırlığım yok zaten :-) Tony Reis de o kadar kullanıyor!

      Cevapla
  3. viXen

    Babanız için iyi dileklerimi sunuyorum Hocam.

    Benim motivasyonum sanırım bu sefer hırsım olacak, hayatta ciddiye almayacağım önce kendine bak diyebileceğim bir kişi tarafımdan fiziğim 3-4 gün boyunca öyle şiddetle eleştirildi ki önce etrafı yıkıp geçmek istedim hatta gidip yemek yiyip biraz içip rahatlamak; sonra durdum düşündüm, geçen gün yazdığınız alkol ve etkisi üzerine olan yazıyı da okumuştum ki zamanlamanız harika dedim hop kızım dur artık.

    Yalnız bende ciddi anlamda alkol tüketmekten zevk alma vardır, yani sürekli bir şeyler içme ihtiyacı duyuyordum ve soğuk olarak, su asla bunun yerine geçmiyordu. Ben de kendime motivasyon olarak çelik termos sporcu su şişesi aldım, içine buz ve soğuk su koyuyorum sürekli elimde :) Sanırım animalpak tan daha etkili :)

    Cevapla
    • Teşekkürler Vixen…

      Su candır… hiçbir şey onun yerini tutmaz! Araba kullanırken en büyük zevkim, hemen her benzin istasyonunda durup su almak :-)

      Gerçi “Manzara Nasıl?!” yazısında, pet şişelerin nasıl güneşe maruz kaldığını anlatmıştım, onlara da pek güven yok ama… kötünün iyisi diyelim :-)

      Alkol ve Etkisi” yazısının da sendeki “etkisi”ne sevindim :-) Yazıda da bahsettiğim gibi nasıl bir koltukta iki karpuz taşınmıyorsa, alkol ile fit bir bel de bağdaşmıyor maalesef.

      Not: Senin fiziğinle dalga geçen o şapşik’e söyle, seni 90 gün sonra görsün :-)

      Cevapla
      • viXen

        Sağolun Hocam,

        Uzun zamandır bu kadar iyi hissetmemiştim. Üstelik erkek arkadaşım da sanırım bu sefer bana inanıyor, öyle hissediyorum ki en büyük katalizatörüm de o benim…

        Ve evet o şapşik (teriminize bayıldım) bu söylediklerini yutacak :)

        Cevapla
  4. Oooo AnimalPack Hocam! :-) İyi bilirim. Tıkır tıkır yutarsınız hepsini :-) Dediğiniz gibi bi kova su anca yeter.

    Zaten içtiğinizi unutsanız bile, karanlıkta bile parlayan fosforlu renge dönen idrarınız, onu size hatırlatır :-) Yanlış mıyım?

    Yalnız hocam, gerçekten sizin elinizdeki merdiven-altı olabilir :-) Normalde benimkilerde öyle su izi gibi benek gördüğümü hiç hatırlamıyorum. Ya da paketi açarken ufalandığını. Nereden aldınız sorması ayıp, söyleyin de oradan almayalım :-)

    Cevapla
    • Selam Erdoğan :-) İlk AnimalPak yorumu geldi. Ben de kim fosforlu çişten ilk bahsedecek diye bekliyordum :-)

      O yalnız korkulacak bir durum değil, hemen açıklayayım. Şimdi vitaminlerin kutusunun üzerinde yazdığı gramajlarla (daha doğrusu miligramlarla), vücudun o değerlerin tamamını emmesi mümkün değil. İşte emilmeyen (atılan) fazla vitamin de idrardaki o parlak rengin sebebi. B vitamini fazlalığı (özellikle de Niacin -- B3) bunu yapar. Ama beklenmedik ve korkulacak bir durum değil :-) Sadece ne kadar bol su içerseniz o kadar iyi (bu neredeyse tüm supplementler için geçerlidir).

      Cevapla

Yorum PaylaşınızviXen için bir cevap yazın