Tembellere Sitem Mektubu

Kilo mu vermek istiyorsunuz? Karın bölgenizdeki balkondan kurtulmak mı istiyorsunuz? Filmlerdeki baklavalı adamları kıskanıp onları dövesiniz mi geliyor? Onlar gibi olup millete hava mı atmak istiyorsunuz? Siz isteyip durun bakalım. Oturun o aletin karşısına basın düğmesine oynasın diziler, filmler… Alın bir de yanınıza bol şekerli çayınızı, ohhh mis gibi. Baklavalar karnınızın üstünde değil midenizde olsun. Üçgen vücutlu yakışıklı modeller sizin sadece hayalinizde olsun. Süper ya! Bekler misiniz gelsin yapımcılar, beyefendi siz çok yakışıklı görünüyorsunuz sizi kıyafet çekiminde modellik için davet ediyoruz?

Çok beğendiğiniz birisi var. Kız ya da erkek fark etmez.  Bir bakıyorsunuz aynaya sonra da onun resmine ya da kendisine. “O bana bakar mı ki?” demişsinizdir siz de. Böyle birisine kim bakar ki? Kendini düşünmeyen, dolaylı yoldan eşini/sevdiğini düşünmeyen birisiyle olmayı kim ister ki? Peki, bir şeyler yapmalı mı bunun için? Durun bir düşüneyim. Evet kesinlikle! Yerinizde oturarak nasıl ki sınavı kazanamazsanız aynı şekilde sağlık da, kas da kazanamazsınız. Siz başkasını beğenirken ne düşünürsünüz? “Önemli olan dış güzellik değil de iç güzelliktir canım hiç söze gerek yok” klişe yalanını mı söylersiniz? İşte siz bunu söyler dururken kendinize bakmazsanız, kiloları alıp durur ve baklavaları midenize indirirseniz o baklavaları karnınızda da çok beklersiniz.

Çok mu abarttım ne? Bence az bile. Kendime kızdım aslında biliyor musunuz? Bu lafları size değil, kendime söyledim. Belki siz de alınırsınız da bir işe yarar. Çünkü ben kendimi hep fit birisi olarak gördüm. Baktım şöyle bir aynaya dedim ki kendi kendime: “”Yok be, ne gerek varmış ki spora! Gayet normalim işte” Sonra bu programı gördüm ve bir irkildim önce. Benim gibileri de var ama spor yaptığında manken gibi oluyorlar daha ne olsun! Kim istemez ki? Her neyse işte çok konuşmak bir işe yaramıyor. Kendi kendime çok konuşurum ben biliyor musunuz? Yaptığım hataları düşünürüm. Daha iyi neler yapabilirim diye düşünürüm. Çoğu zaman sadece kafada kalır bunlar. Maymun iştahlılık var ya, he işte ondan. Başladığım işi hemen bırakırım zor gelince. Sonunu düşünmediğim için olur bunlar. Sonunda bana neler getireceğini düşünmediğim için. Neler olacağını göremediğim için. P90X de mi öyle olur dersiniz? Hiç sanamam. Neden mi? Çünkü sonunu gerçekten görüyorum. Burada yüzlerce başarıyla bitiren Türklerin ve binlerce yabancının da aynı şekilde videolarını ve öncesi-sonrası resimlerini görünce kendi sonumu görüyor gibi oluyorum. Sanki 90 gün olmuş, her şey bitmiş de ben aynaya bakıyorum. Günlük programa başlamadan önce bu resimlere bakarım. Beni baya gaza getiriyor :-)

Canım sıkıldıkça yazılar yazarım kendimle konuşur gibi. Kâğıda ya da bilgisayara fark etmez. Sadece kendimi motive etmek için. Bir şeyler yapmam gerektiğini bildiğim halde kalkamam. Üzerime bir ağırlık çöker. İşte bu zamanlar için çok işime yarıyor yazmak. O an yapmam gerekenleri kendime nasihat verircesine yazarım. Sonra okurum baştan. Bir daha ve bir kez daha. Beni hareket ettirene kadar o yazdıklarımı okurum. Aslında kollarıma bacaklarıma komut veririm her okuyuşumda. Her defasında ısrar etmiş olurum. Ta ki ısrarlarıma dayanamayıp kalkana kadar. Zaten ondan sonra gerisi kendiliğinden gelir. Alırım ağırlıklarımı elime ve basarım o “Play” butonuna. Geri dönüş olmaz zaten. Çünkü gaza gelmişimdir bir kere :-)

Çalışma bittikten sonra aynaya baktığımda o resimlerdekinin benzerini görüyorum hep. Henüz olmasam da… Kendimi şartlamışım çünkü. Onlar gibi olacaktım. Ve her gün o 90. gündeki halime yaklaştığımı hissederim. Yerim protein zengini yiyecekleri. O proteinlerin hepsinin kas olacağını düşünürüm. Oluyor da aslında. Yalan değil. Kandırmıyorum kendimi. Kısa bir zamanda gelişme görüyorum kendimde. İlk günümde bir kez bile yapamadığım hareketi (Diamond Push-ups) bir hafta sonra 5 kere yaptığındaki mutluluğu yeni evlenmiş birisinde bile bulamazsınız! :-)

Ara sıra şunu da düşünüyorum. Hani şu beyin var ya kafamızın içindeki. İşte o diyor ki bize ,”Bak kardeşim bir anlaşma yapalım. Sen benim uzuvlarımın yapamadığı işleri yaptırmaya çalışıyorsun. Ben o ağırlığı bu kasla kaldıramam. En iyisi ben onları daha da güçlendireyim de fazla zorlanmasınlar. Ama başta protein olmak üzere gerekli malzemeleri sağlayacaksın. Malzemeden çalarsan ben de kastan çalarım. Bana yeterli besinleri topla öyle gel.” Bunu ne zaman diyor ki? Siz onu zorladığınızda diyor. Yani ben ona protein depolarım o da halleder işini. Yok öyle yağma. Sen kasını çalıştırdığında o kasları yapacak olan ve boşu boşuna yatıp duran ameleleri çalıştırmış oluyorsun. E tabi ki onların da ihtiyaçları var. Karşılıksız çalışmıyorlar. Azcık karınlarını doyuracaksın onların. Çok mu somut oldu ne? İşte ben bu saçma ama gerekli şeyleri düşünüyorum kendi kendime.  Evet, şimdi neden ve neyi yapmamız gerektiğini az çok anlattım kendime. Geriye yapmak kalıyor. Onun besini de gaz!  Azıcık başarı hikayesi okuyunca, azıcık öncesi-sonrası resmini görünce alıyor gazını ve basıyor o ünlü tuşa.  Peki buraya kadar okuduysanız ve o gaz azıcık bile geldiyse size, daha neden zaman kaybedelim ki? Basın o tuşa!

“Play” tuşunuz mu yok ? O zaman bir yerlerden bulsanız iyi edersiniz çünkü o yağlar sizin peşinizi başka türlü bırakmayacak.

6 Yorum

  1. hocam formu gönderdim yarına yada öbür güne ulasmasını bekliyorum.Programi ne zaman alabiirim acaba ?

    Cevapla
    • Merhaba,

      Program Takviminiz şu anda yazılmaktadır. Ardından setiniz de kargolanacaktır.

      Cevapla
  2. Bugün ilk kez keşfettiğim bu sitede, beklediğim motivasyonun kralını buldum. Tam beni anlatan bir yazı olmuş, iki kere okudum.

    Gelişmelerinden ve sonuçlarından da bizi haberdar et ki, motivasyonumuz devam etsin. Sonra, “aaa bak, o da yapamamış, en iyisi ben de yapmayım” demek çok kolay! :-)

    Cevapla
    • Kağan Demirci

      Sizi de “gaza” getirdiyse ne mutlu bana .
      Devam ediyorum programa kesintisiz. Gelişmelerden haberdar edeceğim tabi ki. O da yapamamış diyemeyeceksiniz ! :)

      Cevapla
  3. Merhaba Musab,

    Süpper bir motivasyon yazısı olmuş, hem tebrik hem teşekkür ederim. Hepimizin bazen “gaza” getirilmeye ihtiyacı var.

    Aynı kapak fotoğrafıyla ben de aylar önce bir yazı paylaşmıştım, yine tembellikle ilgili, seninkine de cuk oturmuş :-)

    Kişisel Ataleti Yenmek!

    Boş zamanlarımda bulduğum her zemine fikirler karalama benim de huyumdur ve çok faydasını gördüm. Bugün takipçisi 1 Milyonu çoktan geçen başarılı bir site varsa, onda bile payı vardır.

    P90X sonuçlarının çok iyi olacağına eminim… Tekrar başarılar.

    Cevapla
    • Kağan Demirci

      O yazınızı okumuştum ama kapak fotoğrafına dikkat etmemişim demek ki . Benimki biraz daha iğneleyici olmuş sizinkine nazaran . Teşekkürler…

      Cevapla

Yorum Paylaşınız