İlk 30 Gün… Ama…

Öncelikle bu yazıyı okuyan herkese mutlu hayatlar ve fit vücutlar diliyorum… 17 yaşındayım ve Fen Lisesi’nde okuyorum. Benim P90X serüvenim okuldaki bir arkadaşımın P90X’i keşfetmesiyle oldu. Deyim yerindeyse dilinden düşürmüyordu P90X’i. Bende de büyük bir merak uyandırmaya başlamıştı bu. Okul kapandıktan sonra kararımı verdim. Bu zayıf, birazcık çelimsiz görünen vücudumu şekle sokmalıydım. Aykut Hocam’dan bana en uygun P90X seti ve takvimini istedim, sağolsun o da çok yardımcı oldu.

İlk başta neymiş bu bakalım hevesiyle başlamıştım programa, zaten zayıf ve atletik bir vücudum vardı kendimce. Fazla kilo almamamın sebebi de futbolu çok sevmem ve sürekli oynamamdı bana göre. Her neyse, ilk gün Chest & Back vardı ve hırslı bir şekilde başladım, yaparken de P90 “eXtreme” nasıl olurmuş görmüş oldum. Kendime güvenim sarsıldı tabii, videonun yarısından sonra 5 şınav bile çekemeyecek hale gelince :-) Şu an ise her hareketi en az 20 tekrar yapabiliyorum ve hem kendime hem de programa olan inancım tavan yapmış durumda.

Önceleri, sabah uyanır uyanmaz 6:00’da başlıyordum spora. Böyle yorucu olmasına ve kan ter içinde bırakmasına rağmen duşu aldıktan sonra üzerimde inanılmaz bir rahatlık, zihnimde de müthiş bir dinçlik oluyordu ve çok daha berrak düşünebiliyordum. Bu sayede derslerime de daha iyi odaklandım. Sanki vücudum sen bana dikkat ediyorsun, ben de sana daha iyi hizmet sunayım der gibiydi.

P90X’e inancım çok fazlaydı. İnternetten yabancıların değişim fotoğraflarına, videolarına bakınca neden olmasın diyordum. Zaten P90X-TR’yi keşfetmemle, Türkiye’de de benim gibi düşünen elit insanlarla tanışmış oldum. O günden sonra 3-5 gün alışveriş merkezlerinde, sokakta, otobüste insanlarımızı gözlemledim ve şu kanıya vardım. Bizim insanımız sadece emek vermek istemedikleri için, istemedikleri, belki de nefret ettikleri vücutlarla yaşıyorlar. Ve emek vermeye(!) hazır olan birkaç kişi de soluğu salonlarda alıyor. Ama tahmin edin ne oluyor? 1-2 ay gidip bırakanlar ve aldıkları sonuç itibariyle memnun olmayanlar çoğunlukta. P90X gibi bir sporu yapanlar ise altına bir yoga matı ve eline aldığı 2 adet dambılla belki de hayatlarını sonsuza kadar değiştirecek 3 aylık yolculuğa çıkıyorlar… Pes etmemek , yarı yolda geri dönmemek o kadar önemli ki. Bu yolculuğa çıkarken geride bırakmanız gereken şeyler ise ön yargılarınız ve olumsuz düşünceler.
Tabii ki dış faktörler de sizi çok fazla etkiliyor P90X yaparken; aile, arkadaş, hatta yaşadığınız il…

İlk olarak ailem benim evde spor yapmamı biraz garip karşıladı. Çünkü alışık değillerdi böyle bir şeye. Aslında ben de pek değildim ilk başladığımda fakat inancım azmim, bu sitedeki değerli yorumlar ve blog yazıları beni bu hale getirdi. Gerçi şu an hala ailem biraz itiraz ediyor, 1 saat yerine yarım saat yap diyorlar. Mersin gibi çok sıcak bir şehirde yaşadığımız için. Ama ben tabii ki onları dinlemedim, tam tersi P90X’i onlara sevdirmeye çalıştım :-)

Arkadaşlarımdan ise aldığım tepkiler çok olumlu, ağızları açık kalıyor bazıları nasıl yaptın, hangi salona gittin diyorlar. Ben de sadece ‘P90X’ diyorum onlara gülümseyerek ve bu da beni çok daha fazla motive ediyor.

Daha henüz ilk ayımı tamamlamış olmama rağmen şanslıyım ki vücudum erken tepki verdi. Ve Muscle Confusion tekniğinin ne kadar önemli ve işe yarar olduğunu görmüş oldum. P90X bizlere fit, güçlü ve bir o kadar da esnek vücutlar vaat ediyor. Bunu benim gibi en az 1 ay yapan, hatta 2. haftasında bile fark edenler olacaktır.

Biraz da sevdiğim antrenmanlardan söz edeyim…

Plyometrics (Zıplama Antrenmanı): Plyometrics ile tanışmam geç oldu. Daha önce bahsettiğim gibi, seti almama rağmen bir süre neymiş bu program havasıyla yapıyordum. Ve arkadaşım Plyometrics’in çok kalori yaktığını söylüyordu, ben de gerek yok diye düşündüğümden ilk hafta yapmadım. Sonra Blog’da okuduğum yazılardan çıkarım yaparak Plyometrics’in Muscle Confusion için çok önemli olduğunu anladım. 2. haftanın 2. günü geldiğinde çok heyecanlıydım. Ve DVD’yi takıp başladım. Isınma hareketlerinden sonra 15 dakika boyunca tüm hareketleri yaptım, kendimi uçuyor gibi hissediyordum. Okulun futbol takımındaydım, 60 dakikalık maçlarda bu 15 dakika kadar yorulmamıştım. Sonra Tony’nin “Do your best forget the rest” yani “Elinizden gelenin en iyisini yapın, gerisini boşverin” demesiyle kendime geldim. Yapabildiğimin en iyisini yapmaya çalıştım. Tony “Yes, we have done” deyince ben de derin bir ohhh çektim.

Şaşırtıcı olanı şuydu, yaptığım günün akşamı bacaklarımda tatlı bir ağrı vardı. Bir sonraki gün hiç ağrı yoktu ama Perşembe günü asıl ağrı çıktı. Neredeyse bir yere tutunmadan yürüyemeyecek hale gelmiştim.

Not: Bu arada alt komşumuz henüz şikayete gelmedi ama onlara sabırları sebebiyle P90X-TR aracılığıyla teşekkür ediyorum :-)

Shoulders & Arms (Omuzlar & Kollar): Sizi tam bir canavara dönüştürebilecek antrenman. Video’da Tony Horton olsun, Joe Bovino olsun sizi hayretler içinde bırakıyor. Onlara kafa tutmak müthiş bir haz veriyor, yaparken bir an bile sıkılmıyorum ve her seferinde daha da güçlendiğimi ve kollarımın hacimlendiğini hissediyorum. Ayna karşısına geçip kendinize baktıktan sonra içinizden “Vaay be” deyip gülümseyebiliyorsunuz, ki bu da P90X’in mutluluk veren bir başka etkisi.

Legs & Back (Bacaklar & Sırt): Barfiks barımı geç aldığım için başlarda zorlanmadığım bir antrenmandı. Dediğim gibi futbol oynuyordum ve bacak antrenmanları bana göre zor görünmüyordu. Plyometrics’i de ilk hafta yapmadığım için Legs & Back’e hafif bir antrenman havasıyla başladım. Gerçekten de öyle oldu. Son 10 dakikaya kadar diğer antrenmanlara göre hiç terlemeden geldim. Sonra “20-80 Siebers Speed Squat” zamanı geldi ve antrenman tam bir eXtreme hal aldı. Bu antrenmanın en önemli hareketi bence. Tabii ki sonradan barfiks barımı edindim ve Legs & Back benim için “I hate it but I love it” tarzında bir antrenman haline geldi. Onca yıl futbol oynamama rağmen 1 ayda bacak kaslarım göze çarpar biçimde belirginleşti.

Kenpo X (Kenpo Karate): En sevdiğim Cardio antrenmanı diyebilirim. Aslında Cardio antrenmanı gibi görünse de Stretch, Core ve Cardio’nun inanılmaz birleşimiyle oluşturulmuş bir antrenman. 1 saniyesinde bile sıkılmıyorsunuz. Çünkü hareketleri gerçekleştirirken sevmediğiniz birini hayal ediyorsunuz ve onu yumrukluyor tekmeliyorsunuz :-) Hızlı tempoda ilerleyen bir antrenman ancak “kick” kısmı geldikten sonra biraz sakinleşebiliyorsunuz. Antrenmanın son hareketi olan Vertical Punches tam bir P90X çalışması. Tony sayarken öyle bir gaza geliyorsunuz ki 1 saattir antrenmana devam ettiğiniz için aşırı şekilde yorulmanıza rağmen normalde 50 tekrar olan hareketi 100’den fazla tekrar yapıyorsunuz. Asıl olay antrenmandan sonra gerçekleşiyor. 1 saat yumruk ve tekme salladığınız için duş alma ve Recovery Drink içme faslından sonra sağ sola tekme atarak geziyorsunuz. Bu antrenman bicepslerinizi şişiriyor, omzunuzu esnekleştiriyor, karın kaslarınızı belirginleştiriyor ve yağ yakımı için en mükemmel şekilde hazırlanmış.

Ab Ripper X (Karın Parçalayıcı): Toplam 339 hareket, evet tamı tamına “339” tane karın kası hareketi. İsterseniz benim P90X öncesi yaptığım gibi oturup kafanıza estiğinde 50’şer mekik çekin. Ama açık konuşmak gerekirse alacağınız sonuç Ab Ripper X ile kıyaslanamaz bile. Çünkü Ab Ripper X’de 15 dakikaya Tony Horton ve ekibi neler sığdırmışlar. Ne demek istediğimi, şimdiye dek varlığından bile haberdar olmadığınız kaslarınız yanarken anlayacaksınız. İlk haftalarda 15 tekrarı görmek bana yeterken şimdi ise 20-25 arası yapmadan bırakmıyorum. Hele o en sondaki “Mason Twist” yok mu, pastanın çileği o bence :-)

Yoga: Yoga da favorilerimden… Yoga tamamen vücudunuzun ağırlığını kullanmak üzerine hazırlanmış ve tüm vücudunuz çalıştığı için kendinizi etrafa ter saçan bir makine gibi hissediyorsunuz. Yoga’nın, ardından bizlere verdiği ruh ve vücut dinginliği ise yaşam boyu P90X (P”lifetime”X) demem için bir başka sebep.

Son olarak, bu süreçteki beslenmeye de dikkat çekmek istiyorum çünkü en az yaptığınız eXtreme spor kadar yediğiniz besinler de önemli.

Beslenme: Yeni bir beslenme düzeni P90X’ten sonuç almanız için mutlaka gerekli. Bunun için Blog yazılarından fazlasıyla yararlandım. En basitinden Metahan’ın özel formülü olan Recovery Drink’i kullandım antrenmanlardan sonra. Protein’i hakkıyla aldım, yağ ve karbonhidratı azalttım. Bundan 30 gün önce her gün 2-3 çikolata, kek gibi abur cuburları yerdim. Bunun yanında öğünlerden sonra bol şerbetli tatlıları aksatmadan yerdim. İlk günden itibaren bu alışkanlığımı bıraktım. Öğün sayımı 6 ya çıkardım.

Şimdi bu öğünlerimden biraz bahsedeyim:

Kahvaltı: Bir dilim tam buğday ekmeği, 1 yumurta, yağsız tulum peyniri (bu çok önemli, bence bunu tüketmeye başladığımdan beri vücudumun daha çok geliştiğini hissediyorum), lor peyniri, süt.

Ara Öğün: 5-6 badem, 5-6 kuru üzüm, bir bardak ayran.

Öğle: Tavuk, balık (200 gr kadar ), az yağlı çorba.

Ara Öğün: Recovery Drink + Meyve (Potasyum değeri yüksek olan muz tercihimdir)

Akşam: Az yağlı çorba, sınırsız yağsız tuzsuz salata, suyu alınmış sulu yemek ya da tavuk, balık.

Ara Öğün: 1 Bardak Süt + Meyve

2 haftamı bu beslenmeyle geçirdim. 2 haftanın sonunda Ramazan geldi ve bununla ilgili Aykut Hoca’nın Ramazan’da Beslenme yazısı da geldi. O yazıya birebir uyuyorum. Onu da kısaca özetleyeyim:

İftar: Az yağlı çorba, 2 hurma, yağsız tulum peyniri (favori peynirim). Yarım saat sonra tavuk, balık, veya suyu alınmış sulu yemek.

Ara Öğün 1: İftardan 1.5 saat sonra 2-3 dilim karpuz, muz (Potasyumu bolca bulundurur; Potasyum kas gelişiminde çok önemli ve antrenmanlardan yarım saat önce alınmalı)

*İftardan 2-2.5 saat sonra “Time for P90X ….”

Ara Öğün 2: Recovery Drink, tarçınlı meyveli kek (az şekerli, şu ana kadar bir zararını görmedim, annemin özel tarifi :-)

Sahur: 2 kibrit kutusu yağsız tulum peyniri (bunun yerine herhangi bir SERT peynir de tüketebilirsiniz), 5 yeşil zeytin, 4 dilim karpuz, maydanoz (detoks etkisi için çok önemli), küçük kase yoğurt, yarım yağlı süt, 2 adet galeta.

Ayrıca, Ramazanda 7 saat tok kaldığımız sürede yaklaşık 4-4.5 litre su içiyorum. Gün aşırı ara öğün 1’de sütsüz şekersiz kahve + muz yapıyorum.

İşte genel hatlarıyla bana bu süreçte 2 kilo verdiren ve 2 cm uzamamı sağlayan 30 günlük P90X serüvenimi anlatmaya çalıştım.

Not: Beni bu programla tanıştıran ve şu an 3. ayında olan Cagri39 arkadaşıma da teşekkürü bir borç bilirim :-)

Tekrar tüm P90X-TR Ailesi’ne selamlar olsun…

Furkan 30 Gun

1 Yorum

  1. dostum merhabalar öncelikle bende bu aralar p90x e başlamak istiyorum. 1-90gün arasındaki fark gerçekten değer mi? bu aralar başlamayı düşünüyorum biliyorsun ramazandayız. ramazan ayında yapmak zor mu oluyordu okula falan da gideceğim tam gün 8-4. şimdiden teşekkürler baya zaman geçmiş ama sormak istedim

    Cevapla

Yorum PaylaşınızTolga için bir cevap yazın