P90X Kitap Kulübü – Haftada 2 Gün Yeter!

Yapılan araştırmalara göre günümüzde özellikle yeni nesil artık pek kitap okumuyormuş! Kitap bir yana, Blog yazılarında dahi 300 kelimeyi geçen yazılarda dikkat dağılması yaşıyormuş! Hadi okumayı komple geçtik, süresi 1 dakikadan uzun videolarda bile sıkılıyormuş!..

Ama biz hala inatla savunuyoruz ki, elinize aldığınız bir kitabın size vereceğini, başka hiçbir şey tam olarak veremez. O yüzden, sizin adınıza biz okumaya devam ediyoruz. Ve P90X Kitap Kulübü başlığı altında, spor – sağlık – beslenme ve ilgili tüm temalara dair, incelemeye değer gördüğümüz kitapları okuyup, sizler için yorumluyoruz.

Haftada 2 Gün Yeter! – Tüm Dünyanın Uyguladığı FastDiet

Dr. Michael Mosley ve Mimi Spencer‘ın ortaklaşa kaleme aldığı “Haftada 2 Gün Yeter!” kitabı, son zamanlarda adını sıkça duyduğunuzu (ya da duyacağınızı) tahmin ettiğimiz Aralıklı Oruç (Intermittent Fasting) beslenme şekli hakkında.

Teknik ve tıbbi terimlerden olabildiğince uzak ve anlaşılır bir dille yazılmış olan kitap, 3 ana bölümden oluşuyor. İlk bölümde Aralıklı Oruç’un tanımı, (çok kısaca) tarihçesi, farklı türleri ve yazarın tanışma süreci anlatılırken, ikinci bölüm daha çok nasıl uygulanacağına yönelik. 3. bölüm ise sadece örnek menülerden oluşuyor, dolayısıyla tüm menüleri sırasıyla oturup okumaktan ziyade, ilk iki bölümü bitirdikten sonra mutfağınız için bir yemek tarifi kitabı işlevi görebiliyor kitap.

Öncelikle kitabın adındaki “FastDiet” tabiri sizi yanıltmasın; Aralıklı Oruç (Intermittent Fasting) bir “diyet” değil, daha çok bir yeme-içme protokolü. Tabii ki “ne” yediğiniz de önemli ama, daha çok “ne zaman” yediğiniz üzerinde duran, ve aslında geçmişi yüzyıllarca eskiye dayanan bir yöntem. Her ne kadar buradaki “oruç” kelimesini, Ramazan ayında tutulan dini manadaki oruç ile karıştırmamak gerekse de; yine de tarihte İslam, Hristiyanlık, Musevilik ve Budizm gibi pek çok dinde de ortak faydaları çerçevesinde yer alan bir beslenme şekli. Tabii burada, herhangi bir dinden bağımsız olarak, Aralıklı Oruç (Intermittent Fasting) yönteminin, özellikle sağlıklı kilo verme, yağ yakımı, enerji seviyesini – odaklanmayı arttırma ve diğer pek çok sağlığa faydası üzerinde durulmakta.

Aslında bu kitap, yazarı Dr. Michael Mosley‘in 2012’deki Londra Olimpiyatları sırasında yayınlanan Ye, Oruç Tut, Uzun Yaşa (Eat, Fast and Live Longer) dökümanter filminin tüm dünyada getirdiği ses üzerine kaleme alınmış. Filmde, hayatı boyunca Aralıklı Oruç felsefesini benimseyen ve 101 yaşında Londra Maraton’u koşan (ve tamamlayan) hintli Fauja Singh’e yer verilmesi de, en çarpıcı bölümleri arasında (ki 104 yaşında da Bombay Maratonu’nu koşacaktır 2016’da).

Ye, Oruç Tut, Uzun Yaşa – Türkçe altyazılı olarak izlemek için

Kendi babası ve dedesi, hem diabet hem kanserle mücadele etmişken, sıranın genetik olarak kendisine gelmesini reddederek, Aralıklı Oruç yöntemi ile beslenmenin genel sağlık seviyesini ne kadar yükselttiğinin tüm detaylarını bulabilirsiniz bu kitapta. Aslında bu beslenme şeklinin kendi içinde birbirinden farklı yöntemleri varken (16:8 – 16 saat aç kalıp, 8 saat yiyecek tüketme gibi), bu kitap daha çok “5:2 Yöntemi” üzerinde duruyor. Yani haftanın sadece 2 günü erkeklerde 600, kadınlarda 500 kalorilik hafif bir beslenme ve haftanın geri kalan 5 gününde istediğiniz gibi beslenme! Yazara göre, sosyal açıdan da en uygulanabilir Intermittent Fasting yöntemi olarak ele alınmış.

Sonuç olarak, ister kilo verme, ister yağ yakımı, isterseniz de genel sağlık seviyenizi çok yükseltme adına, eğer Intermittent Fasting yöntemi ilginizi çekiyorsa, piyasada alıp okuyabileceğiniz en iyi kaynaklardan “Haftada 2 Gün Yeter!” kitabı. Eğer bu beslenme şeklini çok sık duymuyorsanız (henüz), bunun sebebi sizi daima daha fazla yeme içmeye teşvik eden ve işe yaramayan moda diyetlerle oyalayan büyük yiyecek firmalarının etkili lobisi olabilir! Çünkü burada, üzerinizden para kazandıracak, satılan herhangi bir ürün vs. yok. Tüketime teşvik yok, tersi var! Tam anlamıyla deneyip karar vermesi bedava. Ama eğer siz de yıllar yılıdır, işe yaramayan farklı diyetler arasında koşturup duran ve artık ümitsizliğe düşmek üzere olanlardansanız… tüm sorunlarınızın cevabı tam da burada olabilir!

Yazarlar: Dr. Michael Mosley – Mimi Spencer

Sayfa: 157

Yayıncı: Doğan Kitap

Fiyat: 14 TL

5 Yorum

  1. Iyi aksamlar.
    Bu diyet Danimarkada cok meshurdur. tüm kitaplarini satin aldim, ve o belgesel programida izledim. Ablam bu 5:2 ve 4:3 diyeti ile 4 ayda 15 kilo vermisti. Ben ne yazikki oruc günlerinde dikkat edemedigim icin pek uzun süre uyguluyamadim, ama uyguladigim hafta 1-2 kiloya yakin kilo veriyordum, ama tabi pes etmiyorum hala o diyeti az da olsa uygulamaya calisiyorum :)

    4:3 nedir diye soran olursa oda 5:2 gibi ayni, ama daha yogun kilo verebiliyorsun. Her iki günde bir “oruclu” oluyorsun, ve yeme gününde ise hic bir kalori sinirlamasi olmadan istedigini yiyebiliyorsun.
    Ve oruc günlerinde yememek icin ablam kendisine hep sunu söylerdi. “Dayan, sadece bugün yemiyorsun, yarin istedigin kadar yersin o pastadan” ve sonuc ortada, gayet guzel kilo verdi, ve verdigi kilolar cogu yag olarak gitti. Ve son olarak sunu da belirtmek istiyorum, bu diyet sayesinde daha cok santimetre olarak zayiflaniyor. Ablam kilo vermedigi haftalar vücut ölcülerine bakarmis ve ordan gittigini görüyormüs.

    Bunlari yazma sebebim, sizlere bu diyet sayesinde güzel kilo verilebilecegini anlatmak istemem :)

    Cevapla
    • Teşekkürler Büşra Hanım. Ne zamandır bu kadar bilgilendirici bir yorum görmemiştim :) Paylaştığınız için teşekkürler.

      Cevapla
  2. Bu Intermittent Fasting olayı kesinlikle çok ilgimi çekiyor. Şimdi burada da okuyunca hakkında son çıkan 3 yazıyı iyice aklımda pekişti. Sanırım Salı gününden itibaren ben de geçiyorum uygulamaya.

    Cevapla
  3. Yılların kahvaltıcısı olan beni de kendine çekmiş, beslenme düzeni.

    Bugün başladım. 16-8 uygulamasına yakın olan bir şekilde başladım. Öğlen 12de yiyeceğim ilk öğünü.

    Yemeye ara vermek sıkıntı değil de, iş saatleri ve özel hobiler nedeniyle, spor saatim bazen gecikiyor. Normalde 19:30 -- 20:45 arası yapıyorum. Spor sonrası da bir şey yemem gerektiği için düşünmeden edemiyorum, bu kadar geç saatte yemek sakıncaklı mı değil mi diye. Gerçi gece 10’da da yesem, bir sonraki öğünü öğlen 12- 14 gibi yesem nerdeyse saatlere uyuyor.

    Cevapla
  4. Özellikle ilk 2 paragramı ne güzel yazmışsınız Aykut Hocam. Bu devirde nesli tükenmekte olan kitap kurtlarından biri olarak, bu serinizi merakla takip edeceğim. Elinize sağlık.

    Cevapla

Yorum PaylaşınızGökhann için bir cevap yazın